Gündem

Gözetim süreci, iç kontrol sisteminizin, tasarım ve operasyonel etkinlikleri arasındaki boşlukları anlamanızı, değerlendirmenizi ve azaltmanızı sağlayacak en önemli unsurlarından birisidir. Bu boşluklara aldırmamayı göze alabilir misiniz?

Akıl almaz bir hızla sürekli değişen iş dünyasının belki de değişmeyen en kritik gerçekleri “iş etiği, uyum ve dürüstlük”, kurumsal yönetim uygulamalarının tam merkezinde yer alıyor. Değişime bu kadar ayak uydurmamız gerektiğini düşünürken bizi bu konularda “muhafazakâr” yapan (veya yapması gereken) şey nedir?

Bir ülke düşünün. Dünyanın herhangi bir yerinden para geliyor. Parayı gönderen kişi veya şirketle, parayı alanlar aynı değil. Parayı gönderen de, paranın nasıl kazanıldığı da belli değil. Hatta, gelen para vergiden ve vergi incelemesinden muaf ve bunun için garanti veriliyor.

Faaliyetlerin bir kısmının dış kaynak sağlayıcılar tarafından yürütülmesi (outsource), kurumlara birçok fayda sağlayabilir. Özellikle muhasebe, finansal raporlama ve bordro gibi esas faaliyet dışı ve önemli fonksiyonların outsource edilmesi, şirket yönetiminin ana faaliyetlere odaklanmasını kolaylaştırır.

Üçüncü taraf ilişkisinde olduğunuz kaç şirket olduğunu biliyor musunuz? Bu şirketlerden kaynaklanabilecek rüşvet risklerini değerlendirebilmek için yeterli bilgiye sahip misiniz?

Cerebralıların yolculuğu devam ediyor

“Dürüstlük” kavramı, etik ve uyum programlarında en sık karşılaştığımız iddialardan biri. Bu iddianın ispatı da ancak davranışlarımız ile mümkün. Zira bir eylem, milyonlarca sözden daha etkili olabiliyor.