Beyaz Yakanın Karanlık Yüzü: Beyaz Yaka Suçlar
CerebraBeyaz yaka suçlar, şirketlerde görünmez suistimal riskleri oluşturarak finansal ve itibari kayıplara yol açıyor. Bu yazı, beyaz yaka suçların nasıl geliştiğini, suistimal riskinin nasıl büyüdüğünü ve profesyonel iç soruşturmaların şirketleri nasıl koruduğunu özetliyor.
Şirketlerin karşılaştığı en kritik ama çoğu zaman göz ardı edilen tehditlerden biri beyaz yaka suçlar. Bu suçlar günlük hayatta karşılaşılan adi suçların aksine, güven ve sorumluluğun esas olması gereken ofislerde, yönetim kurulu odalarında ve finans sistemlerinde ortaya çıkıyor. Kişisel çıkar için güç, pozisyon ve bilgilere erişim imkânının kötüye kullanılması anlamına gelen beyaz yaka suçlar, çoğunlukla şirketlere finansal, operasyonel ve itibar açısından önemli kayıplara neden oluyor.
Beyaz Yaka Suçların Devamlılığını Sağlayan İklim
Yürüttüğümüz soruşturmalarda beyaz yaka suçlarının temelinde hem bireysel hem de kurumsal faktörler görüyoruz. Özellikle tedarik zincirinin çok katmanlı olduğu şirketlerde karmaşık yapılar ve dijitalleşmenin artması, usulsüzlüklerin tespitini zorlaştırıyor.
Çok sık duyduğumuz ‘Bizim şirkette böyle şeyler olmaz’ düşüncesi, potansiyel riskleri görünmez kılıyor. En sık karşılaştığımız risk ise “zayıf iç kontroller”. Bu durum küçük ihlalleri zamanla büyük suistimallere dönüştürebiliyor.
Çalışanlar çoğu zaman şu ikilemle karşı karşıya kalıyor: ‘Tanık olduğum usulsüzlüğü bildirmeli miyim, yoksa sessiz mi kalmalıyım?’. Çünkü kimse ‘ispiyoncu’ damgası yemek ya da sadakatsizlikle suçlanmak istemiyor. Tüm bu faktörler birleştiğinde, şirketlerde ‘üç maymunu oynama’ kültürü yerleşiyor ve suistimaller yıllarca fark edilmeden devam edebiliyor.
Beyaz Yaka Suçlarının Gizli Maliyeti
Maliyet aslında çok farklı şekillerde karşımıza çıkıyor. Kimi zaman finansal tabloların gerçeği yansıtmaması için rakamlar manipüle ediliyor, kimi zaman kısa vadede kapılar açsa da uzun vadede itibarı yok eden rüşvet ve yolsuzluklara başvuruluyor. Satınalma süreçlerinde tedarikçilerle gizli anlaşmalar ya da şişirilmiş faturalarla şirket kaynakları suistimal edilebiliyor. Şirket kredi kartlarının kişisel harcamalarda kullanılması ya da şirketin bankadaki parasının usulsüz bir şekilde farklı banka hesaplarına yönlendirilmesi gibi varlıkların kötüye kullanımı da sık rastlanan örnekler arasında. Günümüzde buna bir de dijital boyut eklendi: siber yollarla yapılan manipülasyonlar ve veri hırsızlıkları, suçların izini saklamayı kolaylaştırıyor.
Gerçek Bir Vaka: Çıkar Çatışması
Cerebra olarak yürüttüğümüz bir iç soruşturmada, şirkette 12 yıldır satınalma yöneticisi olarak görev yapan ve ekibinin güvenini kazanmış tecrübeli bir yöneticinin, bir tedarikçiden komisyon/rüşvet aldığına dair iddiaları inceledik. Yaptığımız görüşmeler ve kurumsal istihbarat sonucunda, bu kişinin son yıllarda artan ailesel giderler ve çocukların eğitimi nedeniyle ciddi bir finansal baskı altında olduğunu anladık. Ayrıca yöneticinin satın alma süreçlerindeki kritik adımların çoğunu tek başına yürüttüğünü ve onay zincirlerinde boşluklar bulunduğunu tespit ettik.
Soruşturmamız sırasında ortaya çıkan bulgular, yöneticinin yıllardır birlikte çalıştığı bir tedarikçi ile gizli bir işbirliğine girdiğini gösterdi. Müdür, belirli alım kalemlerinde bu tedarikçiyi kayırıyor, rakip teklifleri makul olmayan gerekçelerle eliyor ve sözleşme uzatmalarını şirketin onay yetki prosedürünü ihlal ederek onaylıyordu. Eposta ve WhatsApp mesajları üzerinde yapılan incelemeler, tedarikçinin yöneticinin şahsi banka hesabına ödemeler yaptığını, müdürün ailesi ile yaptığı bir tatili fonladığı ve zaman zaman evine yüksek değerde hediyeler gönderdiğini ortaya koydu.
İncelemelerimizde, şirketin süreçleri dışarıdan normal görünüyordu, teslimatlar zamanında yapılıyor, faturalar düzenli kesiliyordu. Ancak bu tedarikçinin fiyatları sürekli olarak piyasa ortalamasının üzerindeydi.
Soruşturmanın son aşamasında şüpheli yöneticiyle yaptığımız görüşmede, aldığı usulsüz ödemeleri hak ettiğini düşündüğünü ve maddi sıkıntılarını hafifletmek için bu yola başvurduğunu ifade etti.
Peki, Bu Sorun Karşısında Ne Yapılabilir?
Beyaz yaka suçlarıyla mücadele etmek yalnızca prosedürlerle ve kontrollerle mümkün değil. Güvene dayalı bir kurum kültürü şart. Şirketler güçlü iç kontrollerle suistimalleri caydırabilir, suistimalcide yakalanma endişesi yaratabilir. Ancak şüpheli bir durum ortaya çıktığında hızlı ve profesyonel bir iç soruşturma yürütmek de en az süreçler ve kontroller kadar önemli. Gizli anlaşmaları, rüşvet risklerini ya da çıkar çatışmalarını önceden değerlendirebilmek için, artık iş ortaklarını, tedarikçileri ve üçüncü tarafları yakından tanımak bir zorunluluk.
Bugün her şeyin dijital iz bıraktığı bir dünyada, e-postaların, veri tabanlarının ve cihazların incelenmesi gerçeği ortaya çıkarmak için en etkili yöntemler. Fakat en güçlü savunma hattı çalışanların kendisi. Gördükleri yanlışları hiçbir korku yaşamadan paylaşabilmeleri suistimallerin gerçekleşmesini zorlaştırırken, suistimallerin erken aşamada tespit edilmesine de katkı sağlar.
Sonuç: Riski Dayanıklılığa Dönüştürmek
Beyaz yaka suçlarını tamamen ortadan kaldırmak mümkün değil. Ancak doğru yöntemlerle yönetmek, araştırmak ve caydırmak mümkün. Tehdidi gören ve proaktif önlemlere yatırım yapan şirketler, varlıklarını, itibarlarını ve paydaşlarını koruma konusunda çok daha güçlü hale geliyor.
Cerebra olarak şirketlere önleyici sistemler kurma, bağımsız soruşturmalar yürütme ve kurumsal bütünlüğü korumak için gerekli adli uzmanlığı sağlama konusunda destek oluyoruz. Çünkü beyaz yaka suçlarıyla mücadele yalnızca finansal kayıpları önlemek değil, aynı zamanda uzun vadede güven veren, sağlam ve dirençli şirketler inşa etmek anlamına geliyor.