Eğer yanıtınız “hayır” ise, aslında işinizi bilmediğiniz risklerle yürütüyor olabilirsiniz.
Hepimiz güvenmek isteriz. Ama artık iş dünyasında “bilmiyordum” demek, ne yasal ne de etik açıdan sorumluluğu ortadan kaldırmıyor. Bu nedenle, bir şirketi tanımadan iş birliğine girmek hem hukuki hem de itibari açıdan ciddi bir risk anlamına geliyor.
Etik ve İtibar Odaklı Ön İnceleme (Integrity Due Diligence), tedarikçi veya müşteri gibi bir üçüncü tarafla iş birliği öncesinde, ilgili şirketin geçmişini, etik duruşunu, itibari görünümünü ve yasal uyum seviyesini değerlendirmeye yönelik bir süreçtir.
Dünyada yürürlükte olan FCPA (ABD Yabancı Ülkelerde Yolsuzluk Uygulamaları Yasası) ve UKBA (Birleşik Krallık Rüşvetle Mücadele Yasası) gibi düzenlemeler, şirketleri artık yalnızca kendi eylemlerinden değil, iş ortaklarının etik ihlallerinden de sorumlu tutuyor.
Bir iş ortağınızın geçmişindeki etik dışı uygulamalar, sadece onun değil, sizin markanızın da adını lekeleyebilir. Kamuya yansıyan bir rüşvet iddiası, politik bağlantılı bir kişiyle yapılan sorgulanabilir bir iş, ya da şeffaf olmayan bir tedarik zinciri, markanızı yıllarca inşa ettiğiniz güven zemininden bir anda uzaklaştırabilir. Bu risklerin ilk sinyalleri genellikle küçük detaylarda gizlidir:
Etik ve itibar yönetimi, bir defalık bir kontrol listesi değildir. İş ilişkileri zaman içinde değişir; bu yüzden iş ortaklarınızı düzenli olarak değerlendirmeniz gerekir. Yeni gelişmeler, yasal değişiklikler veya medyada çıkan haberler risk seviyesini bir anda değiştirebilir. Bu nedenle etik ve itibar odaklı incelemeler, sadece bir uyum adımı değil, sürdürülebilir güven kültürünün parçasıdır.
Cerebra, kurumların iş ortaklarını yalnızca ticari değil, etik ve itibari açıdan da bütüncül bir bakışla değerlendirmelerine yardımcı olur. Etik ve İtibar Odaklı Ön İnceleme (Integrity Due Diligence) süreci, bir iş ilişkisinin geçmişini anlamakla kalmaz; o ilişkinin gelecekte yaratabileceği itibari, hukuki ve operasyonel etkileri de öngörmeyi sağlar. Cerebra’nın yaklaşımı, şirketlerin yalnızca yasal yükümlülüklerini yerine getirmelerini değil, kimlerle yan yana durduklarını bilinçli biçimde seçmelerini destekler. Bu sayede kurumlar hem risklerden korunur hem de güvenilir, itibarlı ve sürdürülebilir iş ilişkileri kurarak uzun vadede fark yaratır.
Unutmayalım: Gerçek iş ortaklığı, güvenin olduğu yerde başlar. Etik ve İtibar Odaklı Ön İnceleme, yalnızca bir kontrol süreci değil, şirketinizin kimlerle aynı yolda yürüdüğünü bilmenin en güçlü yoludur.