
Sadece Değişim Değil, Derinleşme: Cerebra’nın Stratejik Dönüşüm Hikayesi
CerebraCerebra Yönetici Ortağı Fikret Sebilcioğlu, Turkish Law Blog’a verdiği röportajda, şirketin 15 yıllık deneyimi üzerine inşa edilen stratejik dönüşüm sürecini anlattı.
Cerebra Yönetici Ortağı Fikret Sebilcioğlu, Turkish Law Blog’a verdiği röportajda değişen risk ortamı, artan regülasyon beklentileri ve etik odaklı iş dünyası anlayışı doğrultusunda Cerebra’nın hizmet portföyünü nasıl yeniden şekillendirdiğini paylaştı. Röportajda ayrıca, uzmanlaşmaya dayalı bu dönüşümün şirketin gelecek vizyonuna nasıl yön verdiğine de değindi.
TLB Röportajı
– Cerebra, 15 yıllık deneyimin ardından stratejik bir dönüşüm sürecine girdi. Bu dönüşümün temel motivasyonları nelerdi ve ne tür değişiklikleri beraberinde getirdi?
Cerebra olarak 2009 yılında kurulduğumuzdan bu yana uzmanlık alanlarımızı geliştirerek, müşterilerimize en yüksek kalitede hizmet sunmayı amaçlıyoruz. Ancak iş dünyası hızla değişiyor; şirketlerin karşı karşıya olduğu riskler ve beklentiler de dönüşüyor. Sürdürülebilirliğimizi güçlendirmek, rekabet avantajımızı artırmak ve en yüksek etkiyi yaratabileceğimiz alanlara odaklanmak adına stratejik bir değerlendirme sürecine girdik.
Bu süreçte hizmet portföyümüzü yeniden ele aldık ve belli alanlara tam odaklanma, bazı alanlardan ise tamamen çıkma kararı aldık. Markamızı ve iletişim dilimizi güncelleyerek, etik, uyum ve suistimalle mücadele konularındaki uzmanlığımızı daha güçlü bir şekilde vurgulama yoluna gittik.
– Etik ve uyum, stratejik dönüşümünüzde nasıl bir yer tutuyor? Şirketlerin sorumlu iş davranışlarını teşvik etme misyonunuz nasıl şekillendi?
Etik ve uyum, Cerebra’nın DNA’sında yer alan en temel değerlerden biri. Stratejik dönüşümümüzü planlarken, hizmet verdiğimiz şirketlerin yalnızca finansal başarıya değil, aynı zamanda sorumlu iş yapma anlayışına da odaklanmalarını teşvik etmeyi amaçladık. Bu bağlamda, etik risklerin yönetilmesi, uyum süreçlerinin sağlamlaştırılması ve suistimalin önlenmesi alanlarında derinleşmeye karar verdik. Çünkü etik olmayan davranışlar sadece bireysel olarak şirketleri değil, genel iş ortamını, piyasaları ve toplumu da olumsuz etkiliyor. Cerebra olarak, etik ve uyum odaklı hizmetlerimizle şirketlerin uzun vadeli sürdürülebilirliğini ve güvenilirliğini desteklemeyi hedefliyoruz.
– Şirket içi suistimaller giderek daha büyük bir risk haline gelmeye başladı. Cerebra olarak bu alanda sunduğunuz çözümler neler ve bu çözümler stratejik dönüşümünüzle nasıl örtüşüyor?
Çalışan suistimalleri, modern iş dünyasının en büyük tehditlerinden biri haline geldi. Yolsuzluk, rüşvet, çıkar çatışmaları, varlıkların çalınması veya kötüye kullanılması ve finansal manipülasyonlar gibi riskler şirketlerin hem maddi hem de itibar açısından büyük kayıplar yaşamasına neden olabiliyor. Cerebra olarak bu alanda sunduğumuz hizmetler arasında iç soruşturmalar, suistimal risk yönetimi, adli muhasebe, kurumsal istihbarat, ticari uyuşmazlık, adli bilişim ve elektronik keşif yer alıyor. Stratejik dönüşümümüzün bir parçası olarak, bu konularda daha da uzmanlaşmaya ve şirketlerin risklerini yönetmelerine yardımcı olmaya odaklandık. Amacımız, şirketlerin proaktif olarak suistimal risklerini yönetmelerini sağlamak ve suistimalin önüne geçmek.
– Stratejik dönüşüm sürecinizde bazı hizmet alanlarından tamamen çıkma kararı aldığınızı belirttiniz. Bu kararları alırken hangi kriterleri göz önünde bulundurdunuz ve hangi alanlara tam odaklanma kararı aldınız?
Stratejik dönüşüm sürecimizde öncelikle, en büyük fark yaratabileceğimiz ve uzmanlığımızı en üst seviyeye taşıyabileceğimiz alanları belirledik. Müşteri ihtiyaçlarını, pazarın gelişimini ve rekabet dinamiklerini analiz ederek hizmet portföyümüzü şekillendirdik. Bu analizler sonucunda suistimal inceleme (iç soruşturmalar), suistimal risk yönetimi, dijital veri inceleme ve istihbarat gibi alanlara tam odaklanma kararı aldık. Bunlar bizim hem en güçlü olduğumuz hem de en büyük etkiyi yaratabileceğimiz alanlar. Diğer yandan, organizasyonel kaynaklarımızı ve uzmanlığımızı daha etkili kullanmak ve odaklanmak adına, stratejimiz ile doğrudan ilişkili olmayan bazı hizmetlerden çıkma kararı aldık.
– Markanızı yeniden konumlandırma sürecinde görsel kimliğinizi ve iletişim dilinizi değiştirdiniz. Bu değişim, müşterilerinize ve iş ortaklarınıza nasıl bir mesaj veriyor?
Stratejik dönüşüm sürecimizin sadece hizmetlerimizi değil, kimliğimizi de yeniden şekillendirmesi gerektiğini gördük. Bu yüzden Cerebra’nın marka konumlandırmasını, görsel kimliğini ve iletişim dilini baştan ele aldık. Yeni görsel kimliğimiz ve iletişim dilimizle müşterilerimize ve iş ortaklarımıza net bir mesaj veriyoruz: “Cerebra, etik değerlere bağlılığıyla, sadece suistimal önleme ve uyum desteği sunmakla kalmaz; aynı zamanda güven, iç huzur ve sürdürülebilir başarı için sağlam bir stratejik ortaklık vaat eder.” Stratejik olarak dönüşen markamız; güven, şeffaflık ve uzmanlık mesajlarını ön plana çıkarıyor. İletişim dilimizi daha net, anlaşılır ve aksiyona yönlendiren bir hale getirdik. Bu değişim, mevcut müşterilerimize daha güçlü bir bağlılık sunarken, yeni iş birlikleri için de güçlü bir temel oluşturuyor.
– Cerebra’nın gelecekteki hedefleri neler? Suistimal, uyum ve etik konularında nasıl bir etki yaratmayı amaçlıyorsunuz?
Cerebra olarak önümüzdeki dönemde, özellikle iç soruşturma, suistimal risk yönetimi ve kurumsal istihbarat alanlarındaki uzmanlığımızı daha da derinleştirerek, pazardaki güçlü konumumuzu pekiştirmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda hem insan kaynağımıza hem de veri analitiği, elektronik keşif ve istihbarat alanlarında teknolojik altyapımıza yaptığımız yatırımları artırıyoruz. Ana amacımız, şirketinde bir şüphe veya iddia ile karşılaşan ya da iş yapacağı kişi veya şirketler hakkında araştırmaya ihtiyaç duyan yöneticilerin ilk başvuracakları güvenilir ve uzman danışmanlık firması olmaktır. İş ortaklarımıza yalnızca teknik destek değil, aynı zamanda hızlı, güvenilir ve çözüm odaklı bir rehberlik sunarak, iş dünyasında etik ve dürüstlük temelinde kalıcı bir etki yaratmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda etik iş yapış biçimlerini yaygınlaştırmak amacıyla, savunuculuk faaliyetleri yürütecek, sektörel iş birlikleri geliştirecek ve bilgi paylaşımını teşvik edeceğiz. Uzun vadede, sadece Türkiye’de değil, uluslararası ölçekte de güvenilir bir etik ve uyum danışmanı olmayı amaçlıyoruz.