Gündem

Türkiye’de Suistimal İncelemeleri: Evrensel Yöntemler, Yerel Gerçekler

Cerebra
Makale

Cerebra, Türkiye’de suistimal incelemelerinde ilişkiler, hiyerarşi, güven kültürü ve KVKK çerçevesinin süreçleri nasıl etkilediğini detaylarıyla anlatıyor.

Evrensel Yöntem, Yerel Yorum

Suistimal incelemesi (fraud investigation), dünyanın neresinde yapılırsa yapılsın belirli bir metodolojik kapsam dahilinde yürütülür. Delillerin toplanması, adli muhasebe tekniklerinin uygulanması, şüpheli ve tanık görüşmeleri, kurumsal istihbarat, elektronik verilerin incelenmesi ve kurum içi kontrollerin değerlendirilmesi bu disiplinin temel bileşenleridir. Ancak suistimal insan davranışının bir yansımasıdır ve insan davranışı da kültürden, toplumsal değerlerden ve iş yapma biçimlerinden bağımsız değildir. Bu nedenle, Türkiye’de yürütülen suistimal incelemeleri, yalnızca teknik uzmanlık değil, aynı zamanda kültürel sezgi gerektirir.

İlişkiler ve Hiyerarşi: Belgelerden Daha Fazlası

Türkiye’de yapılan bir suistimal incelemesinde sadece belgeleri ve verileri değil, ilişkileri, hiyerarşiyi ve iletişim tarzlarını da anlamak gerekir. Türk iş kültüründe güven, kişisel ilişkiler ve sadakat duygusu çoğu zaman prosedürlerin önüne geçebilir. Bu durum, hem suistimal risklerinin oluşum şeklini hem de soruşturma süreçlerinde bilgiye ulaşma yöntemlerini doğrudan etkiler.

Örneğin, çalışanların açık iletişimden kaçındığı ve kimseyi zor durumda bırakmak istemediği ortamlarda, tanık görüşmelerini yürütmek yalnızca teknik bir süreç değil, aynı zamanda insan ilişkilerinde ince bir denge kurmayı gerektirir.

Türkiye’de kurum içi hiyerarşi güçlüdür ve üst yönetimle ilgili konular genellikle “dokunulmaz” bir alan olarak görülür. Bu nedenle soruşturma ekiplerinin hem bağımsızlıklarını koruyacak hem de kurum içi dinamiklerle çatışmadan ilerleyecek bir strateji benimsemesi gerekir. Bir incelemenin başarısı, yalnızca teknik becerilere değil, bu dengeleri yönetme yetkinliğine de bağlıdır.

Dijital Dönem ve Hukuki Çerçeve

Elektronik veri incelemeleri (e-discovery) ve dijital analiz süreçleri Türkiye’de hızla gelişiyor. Ancak Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında yasal sınırlar, uluslararası standartlarla birlikte dikkatle değerlendirilmelidir. Veri elde etme ve analiz süreçlerinde hem hukuka uygunluk hem de delil bütünlüğü korunmalıdır.

Güvenin İki Yüzü

Türk iş kültüründe yüksek güven düzeyi iki yönlü bir etki yaratır. Bir yandan, ilişkilerin güvene dayalı yürütülmesi işleri kolaylaştırır; öte yandan, bu güven kontrollerin gevşemesine, sorgulama refleksinin zayıflamasına yol açabilir. “Ben tanıyorum, o yapmaz” cümlesi birçok vakada suistimalin en güçlü kalkanıdır. Bu nedenle, Türkiye’de suistimal incelemeleri yalnızca kötü niyetli davranışları açığa çıkarmayı değil, aynı zamanda görünmeyen kör noktaları fark etmeyi de hedeflemelidir.

Türkiye’de yürütülen iç soruşturmalar yalnızca finansal kayıpları ortaya koymakla kalmamalı, kurum kültüründeki zayıflıkları da görünür kılmalıdır. Her vaka, bir kurumun kontrol sistemlerinin, etik anlayışının ve yönetim tarzının yansımasıdır. Bu nedenle etkili bir inceleme, geçmişi çözmek kadar geleceğe dair yapısal dersler de sunar.

Yüzleşme Kültürü ve Kurumsal Direnç

Türkiye’de kurumlarda “yüzleşmeden kaçınma” eğilimi sık görülür. Suistimal vakaları ortaya çıktığında “konuyu kapatma” veya “itibar kaybı yaşamama” refleksi teknik süreçleri zorlaştırabilir. Bu nedenle etkin bir inceleme, yalnızca analitik değil, psikolojik bir süreçtir. Empati, iletişim dili ve kültürel duyarlılıkla yürütülen bir süreç, hem doğru bilgilere ulaşmayı hem de kurumun süreci sahiplenmesini kolaylaştırır.

Suistimal Üçgenine Kültürel Bakış

Suistimal üçgenindeki baskı, ahlaki gerekçelendirme ve fırsat unsurları evrenseldir; ancak bu unsurların nasıl şekillendiği kültürden kültüre değişir. Türkiye’de toplumsal aidiyet, ayıplanma / küçük düşme korkusu ve otoriteye saygı gibi kültürel dinamikler, bu üç unsuru doğrudan etkiler. Dolayısıyla Türkiye’de yapılan her inceleme, yalnızca delillerin değil, kültürel bağlamın da dikkatle okunmasını gerektirir.

Sonuç: Gerçeğe Giden Yol İnsanı Anlamaktan Geçer

Sonuç olarak Türkiye’de suistimal incelemesi yapmak; evrensel standartlarla yerel kültürün, analitik bakışla insani sezginin birleştiği bir denge sanatıdır. Belgeler ve veriler kadar davranış kalıplarını, sessizlikleri ve ima edilenleri de okumayı gerektirir. Çünkü her coğrafyada suistimalin biçimi değişse de, gerçeğe ulaşmanın yolu daima insanı anlamaktan geçer.

Öne Çıkanlar